jaguar

Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Kedigillerden, Orta ve Güney Amerika'da yaşayan, postu iri benekli bir tür memeli (Felis onca)

Lisan : Fransızca jaguar

jakar

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Her çözgü ipliğinin başlı başına hareket ettiği mekanik dokuma tezgâhı

2. Bu tezgâhta dokunmuş karmaşık desenli kumaş

Lisan : Fransızca Jacquard'ın adından

jakarlı

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Jakarla yapılan

jaketatay

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Resmî ziyaret ve davetlerde erkeklerin giydikleri, arkası yırtmaçlı, etekleri uzun ve ön köşeleri yuvarlak kesilmiş ceket

Lisan : Fransızca jaquette à taille

jaketataylı

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Jaketatay giymiş olan

Örnek:

1. Kaymakam Bey jaketataylı, kelebek kravatlıdır.

1. Kaymakam Bey jaketataylı, kelebek kravatlıdır.

jakoben

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Fransa'da Aziz Dominicus tarikatına bağlı rahip ve rahibeler

2. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Tepeden inmeci

Lisan : Fransızca jacobin

jakobenizm

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Tepeden inmecilik

Lisan : Fransızca jacobinisme

jakuzi

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sağlık havuzu

Lisan : Jacuzzi tescilli ürün adından

jakuzili

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Jakuzisi olan

jakuzisiz

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Jakuzisi olmayan

jale

Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Çiy

Lisan : Farsça jāle

Telaffuz : ja:le

jaluzi

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Şerit perde

Lisan : Fransızca jalousie

Telaffuz : l ince okunur

jaluzili

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Jaluzisi olan

jaluzisiz

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Jaluzisi olmayan

jam-session

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , 343 toplu caz

Lisan : İngilizce jam-session

jambon

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Tuzlanıp ise tutularak hazırlanmış domuz budu veya kolu

Lisan : Fransızca jambon

jambonluk

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Jambon yapmaya elverişli (domuz eti)

jandarma

İlgili Kelimeler:

jandarma karakolu, uzman jandarma

Anlamı:

1. isim , isim , askerlik , askerlik , isim , isim , askerlik , askerlik , Yurt içinde genel güvenliği ve kamu düzenini korumakla görevli, yasa ve nizamların koyduğu hükümlerin yürütülmesini ve bunlara dayanan hükûmet emirlerinin yerine getirilmesini sağlayan silahlı askerî kuvvet

2. askerlik , askerlik , askerlik , askerlik , Bu kuvvette görevli olan kimse

3. sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , sıfat , sıfat , mecaz , mecaz , Açıkgöz

Lisan : İtalyanca gendarme

Telaffuz : janda'rma

jandarma karakolu

Anlamı:

1. isim , isim , askerlik , askerlik , isim , isim , askerlik , askerlik , Güvenliği sağlamakla görevli jandarmanın görev yaptığı bina

jandarmalık

İlgili Kelimeler:

uzman jandarmalık

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Jandarmanın görevi

Örnek:

1. On sekiz sene jandarmalık hizmeti olmuş.

1. On sekiz sene jandarmalık hizmeti olmuş.

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Açıkgözlülük

janjan

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , halk ağzında , halk ağzında , sıfat , sıfat , halk ağzında , halk ağzında , Yanardöner

Lisan : Fransızca changeant

janjanlı

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Yanardöner olan

Örnek:

1. Gençtim, güzeldim, düzgüne, rastığa, janjanlı çoraba benim de içim gidiyordu.

1. Gençtim, güzeldim, düzgüne, rastığa, janjanlı çoraba benim de içim gidiyordu.

janr

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Tarz

Örnek:

1. 1925'te onu, sonraları bilhassa hikâyelerinde kullanılacağı bir janrın, korkunun şairi olarak görüyoruz.

1. 1925'te onu, sonraları bilhassa hikâyelerinde kullanılacağı bir janrın, korkunun şairi olarak görüyoruz.

2. biyoloji , biyoloji , biyoloji , biyoloji , Tür

Lisan : Fransızca genre

jant

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Taşıtlarda, lastiklerin takıldığı tekerleğin çember biçimindeki bölümü, ispit

Lisan : Fransızca jante

Japon

İlgili Kelimeler:

Japon armudu, Japon balığı, Japon bezi, Japon elması, Japon eriği, Japon gülü, Japon hurması, Japon kaktüsü, Japon sarmaşığı

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Japonya halkından veya bu halkın soyundan olan kimse

2. Japonya'ya özgü olan

Örnek:

1. Ejderha motifli Japon feneri uydurulmuştu.

1. Ejderha motifli Japon feneri uydurulmuştu.

Özel: Evet

Lisan : Fransızca japon